{ "title": "Gizli Şeker Belirtileri", "image": "https://www.sekerhastaligi.gen.tr/images/gizli-seker-belirtileri.gif", "date": "19.01.2024 04:34:59", "author": "Selen Karadeniz", "article": [ { "article": "
Gizli şeker belirtileri, şeker hastalığı gün geçtikçe daha fazla görülmeye ve daha erken yaşlarda etkili olmaya başlamaktadır. Diyabet teşhisi yapılıncaya kadar bazı hastalarda çok uzun bir süre gizli şeker denilen pre diyabet denilen bir süreç yaşanır. Bu dönem kişilerin normal insanlara göre kalp hastalıkları riskinin arttığı bir dönemdir. Hastaların bir kısmında açlık kan şekeri yükselirken, bir kısmında tokluk kan şekeri yüksek olur. Bazı hastalarda ise yemek yendikçe kan şekeri düşmesi yani reaktif hipoglisemi gelişir. Bunlar insülin hormonunun etkisiz kalmasından, pankreasın glukagon hormonunu yeterince salgılayamamasından ve bağırsaklardan salgılanan bazı hormonların bozukluğundan kaynaklanır. Sonuçta pankreasta insülin üreten beta hücrelerinde azalma meydana gelerek, kişide şeker hastalığı meydana gelmektedir. Bunda etkili olan faktörlerin başında genetik etkenler ve çevresel faktörler gelmektedir. Açlık kan şekeri yüksekliği olan hastalarda genetik etkenler yani ailede şeker hastalığının olması, sigara içmek ve erkek olmak önemliyken, tokluk kan şekerinin yüksek olması halinde sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam ve kısa boylu olmak gibi etkenlerde önemlidir. Fakat kişilerde insülin direnci, fazla kilo, ailede şeker hastalığının olması önemlidir. Bunlar gizli şeker hastalığını gösterir belirtilerdir.

Gizli şeker belirtileri nelerdir?

Şeker hastalığının erken dönemi olarak kabul edilen bu süreçte bazı belirtiler olmaktadır. Bunların arasında en önemli olan kan şekerinde meydana gelen düşme nedeniyle oluşan hipoglisemik belirtilerdir. Yemek sonrasında belirgin yorgunluk hali, açlık atakları, ağır yemeklerin tüketilmesi sonrasında hissedilen uyuklama hali, bitkinlik, terleme gibi etkenler, tatlı yeme isteği, baş ve boyun bölgesinde belirgin şekilde terleme, anlamsız öfke atakları, ani parlamalar, sıkça oluşan enfeksiyonlar, sinirlilik hali gibi belirtiler en fazla görülenler arasındadır. Kişinin kendisini halsiz ve yorgun hissetmesi, kilo alması halinde, gizli şeker ve insülin direnci olduğu düşünülmelidir. Akşam yemeği sonrasında 8 saatlik açlıkla bakılacak kan şekeri değeri 100 mg/dl ile 126 mg/dl arasında olanlar gizli şeker hastası olabilir. Bu kişilere yapılacak şeker yükleme testi OGTT ve HbA1 testi bu konuda kesin tanı konulmasını sağlar. Yaşı 45'in üzerinde olan ve fazla kilolu olan kişilerin gizli şeker açısından test yaptırması tavsiye edilir. 45 yaşından genç olan erişkinlerde ve kilolu olan kişilerde de diyabet ve gizli şeker değerlendirilmesi yapılmalıdır.

Gizli şekerden şeker hastalığına geçiş önlenebilir

HDL kolesterol düzeyinin düşük olduğu, yüksek tansiyon hastaları, trigliserit oranı yüksek olanlar, ailesinde şeker hastalığı olanlar, gebelik şekeri olanlar, 4,5 kg üzerinde bebek doğurmuş olanlar bu konuda dikkatli olmalıdır. Kişinin gizli şekerinin olduğunu bilmesi, Tip 2 diyabeti önleyebilecek tedbirlerin zamanında alınmasını sağlayacaktır. Kilo veren, fiziksel aktivitesini arttıran ve yaşam tarzında değişiklikler yapan gizli şeker hastaları, %58 oranında Tip 2 diyabet hastalığının oluşmasını önleyebilmektedir. Buna uygun beslenme uygulanması, düzenli egzersiz programı sayesinde gizli şekerden diyabet hastalığına geçiş geciktirilmekte ya da önlenebilmektedir.
" } ] }